Konser vurgunları ile ilgili Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hakkında soruşturma başlatılan Mansur Yavaş, soruşturma ile ilgili yaptığı yazılı açıklamada; kendisini Savcılığa defalarca yolsuzluk vurgunlarıyla ilgili Savcılığa veren AK Parti Ankara Milletvekili Osman Gökçek’i hedef alan ifadeler kullanması üzerine, Osman Gökçek’ten; Mansur Yavaş’a okkalı cevaplar geldi.
“KONSERLERDE; YÜZDE 99 DEĞİL, YÜZDE/YÜZ VURGUNLAR VAR”
Osman Gökçek, Twitter hesabından Kamuoyunu aydınlatma adına yaptığı açıklamada; Mansur Yavaş hakkında defalarca yolsuzluklar, vurgunlarla ilgili açıklamalar yaptığını ve Mansur Yavaş’ın da efelenerek, “kimin elinde ne varsa Savcılığa götürüp, versin” şeklinde çıkışlar yaptığını hatırlatarak, şunları vurguladı;
“Mansur Yavaş, bugüne kadar defalarca hakkındaki tüm iddiaların Cumhuriyet Başsavcılığı’na iletilmesi gerektiğini kamuoyu önünde beyan etmiştir. Biz de bu çağrıya uyarak, Yavaş hakkındaki tüm şaibeli durum ve tespitlerimizi eksiksiz biçimde Cumhuriyet Başsavcılığı’na teslim ettik.
Ancak Yavaş, bugün gelinen noktada “Mülkiye müfettişleri inceledi, bir şey bulamadı.” şeklindeki söylemlerle soruşturulma sürecinden kaçma ve kamuoyunu yanıltma gayreti içindedir.
Kamuoyunun merak ettiği ve kendisine defalarca yönelttiğimiz sorular ise hâlâ cevapsızdır:
•Kaybolan 140 milyon adet karton bardak hangi TIR’larla, hangi plakalarla, hangi depolara taşınmıştır?
•Kaybolan kefenler, ceset torbaları, tabutlar ve tonlarca çöp torbası hangi depolara konulmuştur, hangi TIR’larla taşınmıştır?
Bu sorulara Yavaş tarafından bugüne dek en ufak bir açıklama dahi yapılmamıştır.
Konser organizasyonlarıyla ilgili fiyatların fahiş düzeyde olduğu, gerek sanatçılar tarafından gerekse bizzat Yavaş tarafından kabul edilmiştir. Ancak Yavaş, her defasında suçu başkalarına atarak bu sorumluluktan sıyrılmayı tercih etmiştir.
Ayrıca kamuoyuna bildirmek isteriz ki, konser organizasyonlarını üstlenen firmanın Yavaş’ın seçim dönemi kampanyasını yönettiği bilinmektedir. Bu durum, ihalelerin şeffaflığı ve tarafsızlığı konusunda ciddi soru işaretleri uyandırmaktadır.
Bu nedenle ilgili şirketin seçim döneminde Yavaş’a hangi bedellerle fatura kestiği ve bu faturaların yapılan hizmetin karşılığı olup olmadığı hukuki yollarla incelenmelidir.
Şayet karton bardak konusundaki iddialarımız haksız ise, buradan açıkça soruyoruz:
Neden iki daire başkanını görevden almak zorunda kaldı?
Bu soru, iddialarımızın doğruluğuna işaret eden en somut göstergedir.
Yavaş gerçekten samimiyse, İçişleri Bakanlığı’nın hakkında soruşturma açmasına izin verilmesinden hiçbir rahatsızlık duymamalıdır (izin verilip verilmemesi İçişleri Bakanlığı’nın inisiyatifindedir).
Hatta bu süreçte Danıştay’a başvurarak soruşturma izninin engellenmesi yönünde bir girişimde bulunmaması gerekmektedir.
Konserlerle ilgili olarak ise başından beri belirttiğim gibi, %99 değil, %100 oranında bir vurgun olduğuna eminim.
Ancak bu vurgunun Yavaş’ın ve Özel Kalem Müdürü’nün şahsi menfaatine dönüp dönmediğini ortaya koyacak olan bağımsız yargıdır.
Hiç kimse;
•5 milyon TL’lik bir Ebru Gündeş konserinin 69 milyon TL’ye,
•4 milyon 600 bin TL’lik bir Tan Taşçı konserinin ise 42 milyon TL’ye mal olmasını meşru gösterebilir durumda değildir.
Bu rakamlar, kamu kaynaklarının nasıl hoyratça kullanıldığının en açık kanıtıdır.
Biz, kamu vicdanı adına bu sürecin sonuna kadar takipçisi olacağız.”
Bu Haber 21708 Defa Okunmuştur