GÖKTÜRK TUNÇTÜRK yazdı
Binlerce Ülkücü Şehidin kanının üzerinde saltanat kuran, çilekeş ülkücülerin ve Başbuğ Türkeş’in emanetini birçok siyasi menfaatler uğruna satıp, ihanet edenler, Ülkü Ocaklarını kapatıp Eğitim Vakfı haline getirdikten sonra, şimdi de kendi ihanetlerine ortak olmayan Başbuğ Türkeş’in kurdurttuğu Ülkücü İşçiler Derneğini zorbalıklarla tümden kapattıklarının demecini veriyorlar.
Davaya ve emanete ihanetlerinden sonra Gerçek ülkücülerden üst üste şamarlar yiyen ve oturdukları yerlerden kalkamayanlar, yalakalık yaptıkları iktidardan aldıkları desteklerle adeta bir çete gibi davranıp, kendilerini eleştirenlere zorbalık kullanıyorlar, çamurlar atıyorlar.
Bu davanın gerçek sahipleri Ülkücü şehitlerdir, Bizler gibi ömürlerini sürgünlerle, zindanlarda geçirenlerdir. MHP ve Ülkücü Hareket ise Türk Dünyasının Başbuğu, rahmetli Alparslan Türkeş’in emanetidir.
Birçok Ülkücü Dernek ve Vakfın siyasi aksiyonu MHP olabilir ama kendileri apayrı ve yasal olan birer Sivil Toplum Kuruluşudur.
Devlet Bahçeli ve Ülkü Ocaklarının Genel Başkanının sözleri ile kapatılamaz.
Siz devlet misiniz, yasa mısınız ki; parti şubesi gibi “Kapattık” diyorsunuz?
Yetkiniz ne?
Ve sizlerin ihanetine ortak olmayanlara hangi hakla; “ahlaksızlık, haysiyetsizlik” çamurları atıyorsunuz?
Eryyy gerçek Ülkücü, milliyetçi kardeşlerim; gerçek ülkücüleri temsil etmeyen ama Adı; Eğitim ve Kültür vakfı olan ve Devlet Bahçeli’nin badigartlığından başka bir becerisi olmayan Ülkü Ocakları Genel Başkanı Olcay Kılavuz’un yaptığı o zorba açıklamasına bakın;
“Liderimiz Devlet Bahçeli Bey’in talimatlarıyla Ülkücü İşçiler Derneği Genel Merkezini ve bağlı bulunan tüm bölge, il ve ilçe temsilciliklerini 28 Aralık 2017 tarihi itibariyle kapatmış bulunmaktayız.
İl ve ilçelerde davasına ve milletine hizmet etme gayretinde olan işçi ülküdaşlarımızın samimi duyguları; Ülkücü İşçiler Derneği Genel Merkezi'nde yuvalanan ahlaktan yoksun, insani hassasiyetlerden uzak hayasız, rezil bir takım zevat tarafından istismar edildiği görülmüştür. Ayrıca bazı il ve ilçe şubelerinde de bu zevata çanak tutan, Türk-İslam değerlerinden nasibini almamış, kan emici aşağılıkların varlığı da bilinmektedir” .
Bakın; kendisinin Bozkurtları temsil ettiğini zanneden bu yeni yetmenin gerçek ülkücülere yaptığı hakaretlere bakın; “Ahlaksızlık, hayasızlık, rezillik”…
Tabi ifade etmek istediği asıl kaynağı açıklamıyor, daha doğrusu açıklayamıyor..
Söyleyin bakalım; Ne immiş bu ahlaksızlık, hayasızlık, rezillik?
Açıklayın da biz gerçek ülkücülerde bilelim..
Ve Ülkücü İşçilerin Derneklerinin süresiz kapatıldığını fermanlarında bildiriyorlar..
Siz kimsiniz ki yasal bir derneği emirlerinizle, zorbalıklarınızla kapattığınızı açıklıyorsunuz?
Hadi zorbalıkla, çeşitli baskılarla bu derneklerin kapılarına kilitler vurdunuz diyelim, Gerçek ülkücülerin sizlere duydukları nefretlere nasıl kilit vuracaksınız?
Diyemiyorlar; “bizi terk ettikleri için cezalandırıyoruz”.
İşte asıl mesele bu.. Yoksa Ülkücü İşçiler Derneği Genel Merkezinde birkaç kişinin bazı ahlak dışı olayları var ise bunun hesabı sorulur, ahlaksızlığı yapan kişilerin gönderilmesi önerilir..
Ama bunlara göre; kendilerinin ihanetlerine, ülkücülere ve Başbuğ Türkeş’e yakın geçmişte hakaretler yağdıranlara yapılan yalakalıklarına ortak olmayanlar ahlaksız, ihanetçi, ajan ve birde moda tutturdular FETÖ’cü çamuru..
Bir bakarsınız bu zevatlar; kendilerinin ihanetlerine ortak olmayan Ülkücü teşkilatların kapatılması için, yalakalık yaptıkları Hükumetten rica edip, bir KHK’da çıkartabilirler.
Bunlardan her şey beklenir..
Dibe vurdular, hala hesaplar yapıyorlar.. Ona-buna ittifak için yalvarıyorlar, tetikçilik yapıyorlar…
Allah belanızı versin ne diyelim.. Sizlerin menfaatler uğruna kıvırdaklıklarınız için mi binlerce şehit verdik, gençliklerimizi zindanlarda, sürgünlerde geçirdik?
Bu Haber 540545 Defa Okunmuştur







