GÖKTÜRK TUNÇTÜRK yazdı
Değerli okuyucular..
Maalesef Türkiye’miz de ekonomik krizler her alanda “kaoslara” dönüştü. Bu da geleceğimiz açısından çok tehlikeli bir işarettir.
Bakın, şuan Kamu Çalışanlarında üye sayısı en çok, yetkili Sendika olan Memur-Sen’in Kuruluşun da İlk Basın Danışmanlığı görevini üstlenen birisiyim..
Memur-Sen; iktidara üyeleri ile birlikte oy veren ve oy toplayan bir memur Sendikasıdır..
Ne diyor Memur-Sen Konfederasyonu Başkanı; “TUİK’in enflasyon tespiti rakamlarına hiç kimse inanmıyor”..
Ve 4 milyon Kamu çalışanı da buna destek vererek, hükümetin 8. Dönem Toplu iş Sözleşmesinde 2026 yılı için yüzde 10+6 zam teklifine isyan edip, kamuda iş bırakma kararı aldılar ve 81 il de de iş bırakma eylemlerine bugün başladılar..
Bu karar; ülkemiz adına çok tehlikeli bir gelişmedir..
Kimseler bu eylemleri partizanlık adına hafife almasın..
Ve tabi ki bu eylemlere 2,5 milyon da memur emeklisi de katılıyor..
Vatandaş ta destekleri ile eylemlere katılıyor..
Bu iş bırakma eylemlerinin başını da iktidara oy veren, oy toplayan Memur Sendikasının çekmesi de önem arz etmektedir..
Buda; bıçak kemiği çoktan kesmeye başlamış ve koparma noktasına gelmiş demektir..
Değerli okuyucular..
Bakın dünya ülkelerinde maaşı veya asgari ücreti, ev kiralarının altında olan tek ülkeyiz..
Marketler, manavlar, pazarlar, mutfaklar yangın yeri..
Tüketici artık devletin güvenini üzerinde hissetmiyor..
Üreticiden alınan fiyatla, satıcıların fiyatları arasında uçurum denilecek fiyat farkları var ama radikal kararlarla kontroller yok..
Ve bu kaoslar öyle 5 bin lira, 10 bin lira zamlarla önlenecek durumda değil..
Türkiye’de şuan “barınma krizleri” beka meselesine dönüşmüş durumda..
Tüketiciler; vicdansız satıcıların eline teslim edilmiş..
Çaresi? Var kardeşim..
Tüm siyasilerin tek vücut olarak mecliste “kaosları- krizleri önleme” Komisyonu kurulmalı ve hızlı bir şekilde radikal kararlar alınmalı..
“Oy kaybederiz” kaygısı da hiç olmamalı..
Yüzde 90 üretici ve tüketiciler lehine radikal kararlar alınmalıdır..
Örneğin barınma krizi.. Kiralar en az 4 yıl önceki fiyatlara çekilmelidir..
Bu tespit işlemlerinde Belediyelere görev verilmelidir. Semt, semt, mahalle, mahalle 4 yıl önce verilen kira rakamları rapor edilmelidir. Ve yetkili bakanlıklarda bu rakamlara uymayanlara yaptırım uygulamalıdır..
Ev sahihlerine de; vergiden muaf işlemi uygulanmalı veya küçük miktarda vergi alınmalıdır..
Günlük ihtiyaçlar.. Tarım ve Ticaret Bakanlığı, belediyeler direk üreticiden alıp, bölgesinde ki toptancı hallerine vermelidir.. Kar oranını ise yine devlet belirlemelidir..
Başka çareler kalmamıştır..
Evet.. Dedik ya Kamu çalışanlarının ve emeklilerin bu eylemlerini küçümseyip, hafife almayın..
Bakın Kamuda iş bırakma eylmelerine hangi Sendikalar katılıyor..
-Memur-Sen: 1 milyon 78 bin 831üyresi ile
-KESK: 166 bin 266 üyesi ile
-Türkiye Kamu-Sen: 560 bin 60 üyesi ile
-Birleşik Kamu İşgörenleri Sendikaları Konfederasyonu (Birleşik Kamu-İş): 189 bin 332 üyesi ile
-Devlet Memurları Konfederasyonu (DMK): 106 bin 508 üyesi ile
-Çalışanlar Birliği Sendikalar Konfederasyonu (ÇALIŞAN-SEN): 6 bin 139
-Bağımsız Kamu Görevlileri Sendikaları Konfederasyonu (BASK): 4bin 524 üyesi ile,
-Kamu Çalışanları Hak Sendikaları Konfederasyonu (HAK-SEN): 2 bin 5 üyesi ile
-YURT Sendikaları Konfederasyonu (YURT-SEN): bin 589 üyesi ile
-Askeri İş Yerlerinde Görevli Kamu Çalışanları Sendikası (ASİM-SEN): 512 üyesi ile
Ve tabi 11 milyon emekli, aileler, vatandaşlar da bu eylemlere destekler veriyor..
Bu Haber 11484 Defa Okunmuştur