GÖKTÜRK TUNÇTÜRK yazdı

www.haber2000.com

Değerli okuyucular..

Geçmişte ki “devlet yönetimi” diliyle aktarayım.. Ben; 12 Eylül 1980 askeri darbe mahkemesinde 4 ayrı müebbet cezası davasından yargılanan eski bir “teröristim”..

Ülkücü Gençlik Derneği bölge sorumlusu idim.. Ankara Bahçelievler.. Darbe mahkemeleri; bize de “terörist” diyordu, ülkeyi yakıp, yıkanlara, bombalayanlara ve güvenlik güçlerini şehit edenlere de “terörist” diyor ve aynı ceza maddeleri ile yargılıyordu..

Epey hapis yattık ama şükür hepsinden beraat ettik..

Bu eski olayı neden hatırlattım… Gidemediğimiz, giremediniz semtlerde ki oturan vatandaşlara bazı hassas konularda, karşı duruş ve ayaklanma işareti veren bildiriler dağıtırdık veya gizlice gider esnaflara anlatırdık..

Yani o bölgede ki insanları, sol örgütlere karşı ayaklanma davet ederdik..

Açıkçası isyan işareti verirdik…  Genelde bu taktiğimiz tutardı..

Şimdi dün akşam; yılın itirafını yaparak, “Millet İttifakının Cumhurbaşkanı Adayı” olduğunu net bir şekilde ifşa eden,  CHP lideri Sayın Kemal Kılıçdaroğlu, yine “Evime, mutfağıma gelin, sizi davet ediyorum.. Önemli şeyler açıklayacağım” diye çağrılar yaptı..

Galiba bu “ev, mutfak” adetini de sürdüreceği anlaşılıyor..

Neyse… Tabi bizde bu ülkenin insanı olarak ve meslek icabı gece saat 22’de Sayın Kılıçdaroğlu’nun davetine icap ettik ve çağrı videosunu izledim..

Elektrik faturalarının çok yüksek gelmesinden ve halkın, esnafın artık ödeyemez hale geldiğini vurgulayıp, Hükumete değil de Sayın Cumhurbaşkanı Erdoğan’a bazı önerilerde bulundu..

Dedi ki; “KDV’yi yüze 1’e indir” ..Eyvallah… Güzel..

Dedi ki; “İmzaladığın zamlar kararnamesini geri çek, iptal et”… Eyvallah ..Güzel…

Eee sonra …İşte sonrası.. Bir çuval inciri berbat eden pazarlık… Tıpkı; bir yeri basıp, insanları rehin alıp, yetkililerle pazarlıklar yapıp, bir şeyler isteyen teröristler gibi …

Dedi ki; “Benim bu istemlerim yerine gelinceye kadar, Elektrik faturası ödemeyeceğim”…

Aha ..Aha .. Yok böyle gaflet..

Dikkat edin… “Doğalgaz faturasını ödeyemeyeceğinden” hiç bahsetmedi .. Düşündürücü..

Sayın Kılçdaroğlu; siz ülkede ikinci büyük partinin liderisiniz..

Sizin; Sayın Cumhurbaşkanı Erdoğan ile yaptığınız şartlı pazarlık değil, halkı açıkça isyana, ayaklanmaya davet eden çağrıdan, işaretten başka bir şey değildir..

Zaten aynı gün 81 ilde ki teşkilatlarınız elektrik faturası miktarlarını protesto eden açıklamalarını yapıp, demokratik haklarını kullandılar..

Ayrıca.. En önemlisi… Hükûmette, Sayın cumhurbaşkanı da Elektrik ve doğalgaz faturalarının yüksekliğini kabullenip, fatura miktarlarını ikinci kez indirmek için çalışma başlattıklarını zaten kamuoyunun huzurunda açıkça dile getiriyorlar..

Sayın Kılıçdaroğlu… Siz bir siyasi lidersiniz.. Sizin bu “fatura yatırmama” işleminize, daha doğrusu gizli işaretinize uyan binlerce vatandaş olacaktır..

Yani sizin, yaptığınız isyan ve ayaklanma davetinize binlerce aile katılacaktır…

Ve ülkede kaoslu günler başlayacaktır.. “Erken seçim” isteminizi gerçekleştirmeniz bu kadar mı elzem?…

Eee ne olacak? Ödemeyin elektrik ve gaz faturasını… Adamlar gelip, tek faturada bile sesiz, sedasız kesip gidiyorlar..

Sonra ..Siz de; “halkçı başkan” propagandanıza, ikinci zemin hazırlamak için bu kez evinizin mutfağında mum veya gaz lambası ışığı ile video çekçeksiniz..

Bunu da geçtik… Ülkede karanlık günler başlayacak…

“Helalleşme kervanını başlatan” Sayın Kılıçdaroğlu …

Yapmayın… Sizin yaptığınız davet… Resmen halkı topluca isyana davet etme çağrısıdır..

Haa bu kaos sonuçlarını hesaplamadan açıklama mı yaptınız? Amacınız bu değil mi?

O zaman derhal… Yeni bir video ile veya açıklama ile amacınızın, şahsi protestonuza; halkı ortak etmek olmadığını ve hiçbir partilinin, teşkilatların da fatura ödememe çağrısına uymaması çağrısında bulunun..

Yoksa… Bu inadınız ve düşüncesizliğiniz çok üzücü şeylere  sebebiyet verecektir bilesiniz..

Lütfen ….