GÖKTÜRK TUNÇTÜRK yazdı

www.haber2000.com

Değerli okuyucular..

“Faili meçhul cinayetler”, “Faili meçhul olaylar”… Yani, cinayetleri kimlerin işlediği, olayları kimlerin koordine ettiği belli olmayan..

Şimdi Türkiye’de uzun yıllardır bir ciyaklama var..

“Faili meçhul cinayetler”… Ve bu cinayetlerin sorumlusu olarak ta; devleti ve bazı devlet görevlileri kamuoyuna sık, sık lanse edilir..

Bu iddia sahiplerine bakıyoruz… Alayı; Türkiye Cumhuriyeti Devletinin ezeli düşmanı ve binlerce güvenlik görevlimiz ile vatandaşlarımızın katili olan PKK’ya hizmet eden güruh..

Ve maalesef bu soysuzlara destekler veren birçok sözde devlet görevlileri ile sözde demokrat yazarlar- gazeteciler oldu ve halen de bu destek devam etmektedir.

İş birliği yaparak, hedeflerinde ki isimleri; toplumda hedef gösterme taktikleri ve işlemleri uygularlar..

Bu işlemler; 12 Eylül 1980 Askeri Darbe öncesi ve sırasında da oldu..

Peki, bu faili meçhul olarak gösterilen 19 cinayet davası yargılanmaları nereden çıktı?

MİT’te, Kontrterör Dairesi Başkanı olarak görev yapan bir Mehmet Eymür vardı…

Bu adam gerek MİT içinde ki, gerek se Emniyet teşkilatında ne kadar Ülkücü- Milliyetçi ve devlet lehine çalışan, çarpışan kim var ise, hepsine düşmanlık beslerdi ve halen de bu kini devam ediyor..

Bu zat, bir düzemce MİT raporu yazdı..

Bu düzmece raporunda da;  1993-1996 yılları arasında 19 kişinin, sözde zorla kaybedilmesi ve öldürülmesiyle ilgili olarak ta; dönemin Emniyet Genel Müdürü Mehmet Ağar’ı, Özel Harekât Dairesi başkanı İbrahim Şahin’i, MİT eski Kaçakçılık dairesi Başkanı Korkut Eken’i, PKK ile amansız mücadeleler veren Mahmut Yıldırım’ı (Yeşil) ve Özel  Harekat polisleri; Ayhan Çarkın, Ayhan Akça, Ziya Bandırmalıoğlu, Ercan Ersoy, Ahmet Demirel, Ayhan Özkan, Seyfettin Lap, Enver Ulu, Uğur Şahin, Alper Tekdemir, Yusuf Yüksel, Abbas Semih Sueri, Lokman Külünk, Nurettin Güven ve Muhsin Korman’ı sorumlu olarak gösterdi.

Bu zat, bu kalleşliği ile de yetinmedi, yazdığı düzmece raporu da oraya-buraya servis edip, yazdırdı, haberler yaptırdı ve raporda adı geçen devlet, millet sevdalısı insanları “katiller” diye hedef gösterildi.

Ve mahallede ki dedi-koducu kadın gibi tavırlar sergileyen, çalıştığı kurumun ciddiyetini hiçe sayan bu zat, görevden alınmasına rağmen, düzmece raporda ki iddialar üzerine, adı geçen isimler hakkında soruşturma başlatılıp, Ankara 1. Ağır Ceza Mahkemesinde dava dosyası açıldı…

Değerli okuyucular…

Devletin ve kurumlarının kendine göre terörle mücadelede belirli taktikleri ve uygulamaları vardır…

Şimdi dikkat edin… Örneğin, faili meçhul cinayetler olarak gösterilen PKK’nın uyuşturucularını Türkiye’de ve dünyada pazarlayan Behçet Cantürk, Savaş Buldan, Ömer Lütfü Topal gibi isimleri, hem düzmece rapor da, hem de açılan dava dosyasında saygın “Kürt işadamları” olarak gösterdiler..

Dava 25 yıldır devam ediyor… Davayı müdahil olarak takip edenler ortada.. Ne kadar HDP’li ve PKK yöneticileri var ise hepsi adliyeye geliyor..

Bunlardan birisi de; HDP eş başkanı Pervin Buldan…

Ulan bu ne iştir arkadaş? Binlerce askerimizi, polisimizi, insanımızı katlettiler, şimdi de çıkıp ellerini, kollarını sallayarak, ciyak- ciyak öterek “intikam” narları atıyorlar..

Ve savcı bu iddiaların hayal ürünü olduğunu, adı geçen isimlerin; öldürüldüğü ve kaybedildiği ileri sürülen kişilerin öldürülmesi ve kaybolması ile ilgili hiçbir delil olmadığını vurgulayarak, maalesef sanık sandalyesinde oturtulan bütün isimlerin Berat tini istedi ve mahkemede bu yönde Beraat kararı verdi..

Düşünün… Şehitlerimizin katilleri ve işbirlikçileri Mehmet Ağar’ın rahatsızlığı nedeniyle görüntülü ifade ermesini bile içlerine sindiremediler..

Neydi amaçları? Adliye koridorlarına getirtmek..

Tabi Mehmet Ağar ve ekibi de mahkemede verdikleri ifadelerde de; kendilerine husumet duyan eski MİT’çi Mehmet Eymür’ün, iftiralarla bir düzmece raporundan öte bir şey olmadıklarını vurguladılar..

Bu arada, PKK destekçisi, Türk milliyetçisi düşmanları olan sözde yazarlar, STK’lar da boş durmadılar..

Hepsi naralar attı… “Mehmet Ağar, Korkut Eken, Yeşil, İbrahim Şahin mahkum edilmelidir” diye..

Şimdi bu saçma davanın 20 Eylül 2022 tarihinde yine duruşması var.. Belki de karar verilecek..

Mahkeme Başkanı yaş haddinden emekli oldu.. Heyette ki bazı hakimler ve savcılar da görev değişimi istediler..

Ve Hakim Savcılar Kurulu da 1. Ağır Ceza Mahkemesine yeni bir heyet atadı…

Soysuzlar sürüsü baykuşlar durur mu?

“Vay, mahkum olacaklardı, davanın karar aşamasında heyet kasten değiştirildi, yine beraat ettirecekler, davayı zaman aşımına uğratılacak” falan..

Ulan it sürüleri… Sanki dosyada deliller mi var?

3-5 tane hainlerin kin dolu ifadelerinden başka ne var?

Şimdi, HDP’ye, Selo’ya güzellemeler yapan sözde yazarlar, gazeteciler, televizyoncular, bekliyorlar ki; PKK’ile ölümüne mücadele veren ve bunları bozguna uğratan isimler mahkumiyetler alsınlar..

Çok beklersiniz… Bu hain heveslerinizin kursaklarınızda kalacağını da biliniz…