http://www.haber2000.com
» 'BÜTÜN POLİSLER GEBERSİN' diyen ve DAHA SONRA UTANMADAN DEVLETTEN KORUMA İSTEYEN PKK SEVİCİ AKADEMİSYENLERE, GÜLEN CEMAATİNDEN DESTEK GELDİ

'BÜTÜN POLİSLER GEBERSİN' diyen ve DAHA SONRA UTANMADAN DEVLETTEN KORUMA İSTEYEN PKK SEVİCİ AKADEMİSYENLERE, GÜLEN CEMAATİNDEN DESTEK GELDİ

Fetullah Gülen cemaati tarfından finanse edilen, Gazeteciler ve Yazarlar Vakfı'ndan, askeri polisi katliamcı gibi gösteren bildiriye imza atan 1100 akademisyene destek geldi.
Paylas
'BÜTÜN POLİSLER GEBERSİN' diyen ve DAHA SONRA UTANMADAN DEVLETTEN KORUMA İSTEYEN PKK SEVİCİ AKADEMİSYENLERE, GÜLEN CEMAATİNDEN DESTEK GELDİ
Güncel - 18 Ocak 2016, Pazartesi 17:51:10
12 Punto 14 Punto 16 Punto 18 Punto

“TEHDİT ALTINDAYIZ KORUMA İSTİYORUZ”

Sedat Peker'in tutuklanması  ve gerekli soruşturmanın yapılarak hakkında dava açılması talep eden akademisyenler, can güvenliklerinin tehlikede olduğunu belirterek kendilerine koruma tahsis edilmesini istediler

 

Cemaat tarafından finanse edilen Gazeteciler ve Yazarlar Vakfı'nın ‘Barış İçin Akademisyenler İnisiyatifi'nin bildirisi ile ilgili yaptığı açıklamada şu ifadelere yer verildi:

'SADECE FİKİRLERİ İFADE ETTİLER..'

Demokrasi, şiddeti teşvik etmeyen her türlü fikrin özgürce ifade edilebildiği rejimdir. Düşüncenin özgür olmadığı bir ülkede demokrasiden söz edilemez. Düşünce ve ifade hürriyeti insanlığın gelişmesine katkı sağlayan en temel unsur olmuştur. İktidarın, devlet ve medya gücüyle, sadece fikirlerini ifade ettikleri için bilim insanlarını şeytanlaştırması, gözlerini korkutması, hedef göstermesi ve teröre destek verdikleri iddiasıyla linç etmeye çalışması asla kabul edilemez.

ŞİDDETİ DOĞRUDAN ÖVMÜYOR

En aykırı, ters ve sarsıcı fikrin bile şiddeti doğrudan övmedikçe, kamuoyunda dillendirilmesi en tabi insan haklarından birisidir. Fikir ve ifade hürriyeti kutsaldır ve hiç bir gücün onu yok etme hakkı yoktur. Fikirlerinden dolayı insanları susturmaya çalışmak, onları ikiyüzlülüğe zorlamaktır. Bilim insanları, toplumlarının dinamosudur. Onların dile getirdikleri fikirler, bazen toplumlarının değerlerine ters bile olsa, hür bir kamuoyu ortamında, birbiri ile çarpışınca, ortaya hakikat çıkar.

AKADEMİSYENLERİ SUSTURANLAR DİĞER MİLLETLERİN TAKLİTÇİSİ OLUR

Buna sabrı ve tahammülü olan milletler, insanlığa orijinal ve değerli katkılarda bulunabilirken; düşünürlerini susturanlar, kâğıt üzerinde bağımsız görünseler de, daima başka milletlerin takipçisi, taklitçisi ve uydusu olarak kalırlar. Üniversite camiasının kutuplaştırıldığı, özgürce yazdırılmadığı, konuşturulmadığı ve ifadelerinden ötürü linç edildiği bir ülkede sorunlar katlanarak artar. Üniversiteler, toplumların bin bir fedakârlıkla kurdukları, kendilerini ve nesillerini geleceğe hazır edecekleri mekânlardır. Burada asıl olan, özgür ve bağımsız düşüncedir; şu ya da bu güce ve hatta topluma da itaat değildir.

BİLİM İNSANLARI YÖNETİCİLERİNE HESAP VEREMEZLER

Bilim insanları, üniversitelerindeki yöneticilere bile fikirlerinden dolayı hesap vermezler. Devletler ve muktedirler, çoğu zaman hür ve bağımsız düşünen insanlardan rahatsız olurlar. Ancak demokrasiler, rahatsız olunmasına rağmen, özgür düşünce ve ifade hürriyetini güvence altına almışlardır. Kürt sorunu, bu ülkenin şiddetle kanayan yarasıdır. Ancak, bu sorunun, ülke bütünlüğünü tehdit eden, terör esaslı hamle ve hareketlerle çözülemeyeceği aşikârdır. Şiddet ve teröre başvuran bir örgütle devletin bazı birimlerinin kapalı kapılar ardındaki müzakerelerine indirgenen bir süreçle de bu sorunda kapsamlı bir çözüme ulaşılamaz.

KÜRTLERİN KENDİLERİNİ EŞİT HİSSEDECEKLERİ BİR ÇÖZÜM..

Ülkenin elitlerine düşen, bu sorunu, hiç bir fikri şeytanlaştırmadan, kamuoyunda özgürce müzakere etmek ve ettirmek ve parlamento yolu ile Kürtlerin kendilerini eşit hissedecekleri bir çözümü, ülkeyi ve toplumları bölmeden, aramaktır. Demokrasilerde sorunlar müzakere ve mutabakat gözetilerek ortak akıl diyebileceğimiz toplumsal uzlaşma ile çözülür. Zamanında ortak akıl aranmadığı için bugünlere gelinmiştir. Sessiz kalarak, akademisyenlerin linç edilmesine ortak olmayacağımızı kamuoyuna saygı ile ilan ederiz…


Bu Haber 867957 Defa Okunmuştur

OKUYUCU YORUMLARI

UYARI:Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. Ayrıca suç teşkil edecek hakaret içerikli yorumlar hakkında muhatapları tarafından dava açılabilmektedir.(Yorum Yapanın Taahütü)Yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım.
Ad Soyad
E-Posta
Yorum

Haber Arşivi

ÇOK OKUNANLAR

Hava Durumu



İçerik Yükleniyor...
Ankara’ya 5 yıldır tek bir kalıcı eser yapamayan, “Çapsız” Mansur Yavaş; dünyanın en büyük tema parkı olan ANKAPARK’ı, siyasi kin ve ağır kıskançlık psikolojisi ile açıkça harabeye çevirtti. Parkta yapılan 83 hırsızlıklara göz yumduğu gibi şimdi de yerel seçimler arifesinde; parkta ki dinozor ve diğer oyuncakları kaldırıp, atacağını ve bu alanı yeşil alan yapacağını duyuruyor, güya Ankaralıların da görüşlerini aldığı anketi aktarıyor.. İşine geldiği zaman da; yıllardan beri “bu park 14- 16 milyar liraya yapıldı, parayı oyuncaklara gömdüler” gibi ciyaklayıp, siyasi itibar suikastları yaptı, yaptırdı.. Parkı harabeye çevirmesinin tek gerekçesi ise; Ağır siyasi kin.. Melih Gökçek yaptırdı diye.. Şimdi, halkı ücretsiz, otobüslerle parka getiriyor. Niye; Parkın kırılan oyuncakları, harabe görüntüsünü görmeleri için.. Zeka özürlüler, Ankaralı sormayacak mı, “Bu parkı kim bu hale getirdi?” diye Sayın İçişleri Bakanı, Sayın Ankara Valisi.. Bu parkı Melih Gökçek Belediyeye süper görüntülerle teslim etti mi? Etti? Park kimin denetimde idi? Ankara Büyükşehir Belediyesinin.. Başkanlar kimdi? Mustafa Tuna ve Mansur Yavaş.. Peki, 5 yılda bu büyük devasa parkı kim bu hale getirdi? Kim harabe olmasına göz yumdu? Mansur Yavaş.. Şimdi bu parkı tamamen kaldırıyor.. Bu park 14 milyara yapılmış ise, sen kimsin ki devletin bu parasını keyfine, kinine göre çöpe atıyorsun? Evet, Sayın İçişleri Bakanı ve Ankara Valisi. Lütfen, derhal parka görevlileri gönderip, zarar- ziyan tespitleri yapılmasını ve parkın şuan ki halinin tespitini ve gerekli soruşturma işlemlerinin yapılmasını Ankaralılar adına sizlerden rica ediyorum...
SAYIN, İÇİŞLERİ BAKANLIĞINA ve ANKARA VALİSİNE “MANSUR YAVAŞ” ÇAĞRIMDIR.. “KAMUYA AĞIR ZARAR VERDİ, YAPILAN MEGA HİZMETİ; SİYASİ KİN İLE HARBEYE ÇEVİRDİ, ŞİMDİ DE ORTADAN KALDIRIYOR”

SON EKLENENLER

FaceBook

Haber Ara

Copyright ©2010 - Tüm hakları saklıdır.
PHP Haber Sitesi Türkiye Tasarım
Haber 2000- Tüm Hakları Saklıdır. İzinsiz Ve kaynak gösterilmeden Alıntı Yapılamaz. Yayınlanan Tüm Haber Ve Açıklamalar İlk Kaynaktan Ulaştırılan Açıklamalardır. Sitemiz Bu Açıklamalara Ekleme Veya Müdahelede Bulunmadan Yayınlar. Yorum,Makale, Sizden Gelenler Bölümündeki Yazılardan Yazanlar Sorumludur. Harici Bilgiler Ayrı Bir Sayfada Açılır. Haber 2000 Bu Linkler Ve İçeriklerinden Sorumlu Değildir.Her Türlü Haber Ve İletişim İçin millitaraf@hotmail.com Adresini kullanabilirsiniz. Sitemizden Daha İyi Yararlanabilmek için Gizlilik İlekeleri Ve Yayın Prensiplerimzi Okuyunuz. Ekonomik Veriler Bilgilendirme Amaclidir.Kullanimindan Dogacak Sorunlardan Sitemiz Sorumlu Degildir. En İyi İnt Exp 8+ 1024x768 Görüntülenir