http://www.haber2000.com
https://www.facebook.com/osmantopal.tr
» MEZARLIK SALDIRISI; "YA SEV, YA TERK ET" MANTIĞININ TEPKİLEŞMESİ İLE BAĞNAZ VE FAŞİZAN SALDIRIDIR.

MEZARLIK SALDIRISI; "YA SEV, YA TERK ET" MANTIĞININ TEPKİLEŞMESİ İLE BAĞNAZ VE FAŞİZAN SALDIRIDIR.

İslam dininin hükümlerine göre ölen kişinin arkasından kötü veya fena konuşmak uygun olmadığı gibi, siyasi, ideolojik veya dinsel aidiyet olarak kendisinden olmayan birilerinin defin edilmesini engellemek de İslam dininin hoşgörü ve temel kurallarına aykırıdır, günahtır ve zalimliktir.
Paylas
MEZARLIK SALDIRISI;
Güncel - 15 Eylül 2017, Cuma 13:29:22
12 Punto 14 Punto 16 Punto 18 Punto

RUFAY KARAHAN yazdı

 

www.haber2000.com 

 

Sevgili okuyucular …!

 

Hepimiz biliyoruz ki Türkler ve Kürtler binlerce yıldır birlikte yaşamış, örf, adet, gelenek ve ananeleri bir olan, aynı coğrafyanın havasını teneffüs eden, özellikle Anadolu ve Mezopotamya da iç içe geçmiş halklardır.

 

Deyim yerindeyse, bir bedenin iki kolu gibiyiz.

 

Yine hepimiz biliyoruz ki, Müslüman bir ümmetin parçasıyız. Bu bakımdan bu topraklarda ölen her kim olursa olsun,(buna başka devletlerin Müslüman halkları da dahildir) mensup olduğu dinin vecibelerine göre defnedilirler.

  

Ülkemizde Müslüman mezarlıkları olduğu gibi diğer dinlere mensup topluluk ve halkların defin yerleri de vardır.

 

Ancak; yine yaşıyor ve biliyoruz ki, Müslüman halklar ve toplulukların fertleri her nereli ve kim olursa olsun her hangi bir Müslüman mezarlığına defnedilebilirler. Bu açıdan hiç bir engel veya ayırım söz konusu değildir ve olmamıştır da.

 

İslam dininin hükümlerine göre ölen kişinin arkasından kötü veya fena konuşmak uygun olmadığı gibi, siyasi, ideolojik veya dinsel aidiyet olarak kendisinden olmayan birilerinin defin edilmesini engellemek de İslam dininin hoşgörü ve temel kurallarına aykırıdır, günahtırve zalimliktir.

 

Ölen bir Kürt vatandaşın, ( bu kişinin veya aile fertlerinin sıfatları veya uğraşları ne olursa olsun)  kamunun ortak malı olan mezarlığımıza defin edilmesini engelleyen ve kendini Türk aidiyeti olarak bu vatanın asli unsuru ve sahibi sanan haddini bilmez, vahşi tahrik unsuru insanlar her dönem olmuştur ve olacağı da aşikârdır. (Kaldı ki; Türkiye’mizde kendini vatan ve devlet aidiyetiyle bütünleştirmiş milyonlarca Kürt vatandaşı vardır.)

 

Defin işlemine müdahale edenlere haklı olarak itiraz eden cenaze sahipleri ve bu ülke de farklı kökenlere mensup olup, bu sorumsuzca hareket ve fiillere sert tepki gösteren diğer unsurları da vardır ve olacaktır.

  

Cenaze sahiplerinin veya başkaca bir kesimlerin aidiyet veya ideolojik olarak kendilerini farklı tanımlaması o cenazenin defin edilmesini engellemek için gerekçe teşkil etmez, edemez.

 

Bu durum dinimizin hoşgörülü temasına uygun olmadığı gibi, ortak sosyal yaşam kurallarına ve yerleşik kültürümüze de kesinlikle uymamaktadır.

 

Zira, gerek hükümet yetkilileri gerekse kamuoyu da bu gibi ucuz hareketlere prim vermemiş ve aleni olarak sert tepki göstermiştir.

 

Kaldı ki, cenazeye müdahale edenlere söylenen sözler üzerine ne Türk’ler “barbar” olarak nitelendirilebilir, ne de Siyasi ve ideolojik dünya görüşüne ve işlevine bakılarak Kürt’ler ihanetçi olarak görülemez ve tanımlanamazlar.

 

Dünyanın gelişmiş ülkelerinde ve demokrasinin olduğu her yerde birlikte yaşayan halklar bir diğerinin haklarına saygı duymuşlar ve hoşgörülü bakışı yaşamsal kurak olarak benimsemişlerdir. Güçlü birliktelikler böylelikle ayakta kalmakta ve gittikçe gelişmektedirler.

 

Bu ülkede yaşayan bireylerin, toplulukların, halkların herhangi birilerinin aidiyet ya da ideolojik olarak veya dinsel tebaa olarak kendilerini farklı gören veya düşünenlere karşı, hangi hakla olduğu bilinmez bir şekilde bu ülkenin asli unsuru zannedenler tarafından “ya sev, ya terk et “ sözleriyle tepkileşmesi bağnaz ve ırkçı faşizan bir düşünceden öteye bir tepki ve düşünce olmasa gerek..

 

Birileri, bu ülkede yaşayan bireylerin, toplulukların, halkların bir kısmının veya tamamının sosyal yaşam veya ideolojik düşünce yapısını beğenmeyebilir, ret edebilir, hatta irtibatını kesip sosyal yaşama dair ilgilenmeyebilir de.

 

Ama onları ikinci sınıf sayma, fiili olarak müdahale etme veya insan hak ve özgürlüklerini yok saymak gibi fiili müdahale veya yapısal durumlara girmemeli, girilmemelidir.

 

Böylesi durumlar toplumu gereksiz farklı aksiyonlara yönlendirmekten ve ülkemize zarar vermekten başka bir işe yaramayacaktır…                         


Bu Haber 599231 Defa Okunmuştur

OKUYUCU YORUMLARI

UYARI:Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. Ayrıca suç teşkil edecek hakaret içerikli yorumlar hakkında muhatapları tarafından dava açılabilmektedir.(Yorum Yapanın Taahütü)Yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım.
Ad Soyad
E-Posta
Yorum

Haber Arşivi

ÇOK OKUNANLAR

Hava Durumu



İçerik Yükleniyor...
Ankara’ya 5 yıldır tek bir kalıcı eser yapamayan, “Çapsız” Mansur Yavaş; dünyanın en büyük tema parkı olan ANKAPARK’ı, siyasi kin ve ağır kıskançlık psikolojisi ile açıkça harabeye çevirtti. Parkta yapılan 83 hırsızlıklara göz yumduğu gibi şimdi de yerel seçimler arifesinde; parkta ki dinozor ve diğer oyuncakları kaldırıp, atacağını ve bu alanı yeşil alan yapacağını duyuruyor, güya Ankaralıların da görüşlerini aldığı anketi aktarıyor.. İşine geldiği zaman da; yıllardan beri “bu park 14- 16 milyar liraya yapıldı, parayı oyuncaklara gömdüler” gibi ciyaklayıp, siyasi itibar suikastları yaptı, yaptırdı.. Parkı harabeye çevirmesinin tek gerekçesi ise; Ağır siyasi kin.. Melih Gökçek yaptırdı diye.. Şimdi, halkı ücretsiz, otobüslerle parka getiriyor. Niye; Parkın kırılan oyuncakları, harabe görüntüsünü görmeleri için.. Zeka özürlüler, Ankaralı sormayacak mı, “Bu parkı kim bu hale getirdi?” diye Sayın İçişleri Bakanı, Sayın Ankara Valisi.. Bu parkı Melih Gökçek Belediyeye süper görüntülerle teslim etti mi? Etti? Park kimin denetimde idi? Ankara Büyükşehir Belediyesinin.. Başkanlar kimdi? Mustafa Tuna ve Mansur Yavaş.. Peki, 5 yılda bu büyük devasa parkı kim bu hale getirdi? Kim harabe olmasına göz yumdu? Mansur Yavaş.. Şimdi bu parkı tamamen kaldırıyor.. Bu park 14 milyara yapılmış ise, sen kimsin ki devletin bu parasını keyfine, kinine göre çöpe atıyorsun? Evet, Sayın İçişleri Bakanı ve Ankara Valisi. Lütfen, derhal parka görevlileri gönderip, zarar- ziyan tespitleri yapılmasını ve parkın şuan ki halinin tespitini ve gerekli soruşturma işlemlerinin yapılmasını Ankaralılar adına sizlerden rica ediyorum...
SAYIN, İÇİŞLERİ BAKANLIĞINA ve ANKARA VALİSİNE “MANSUR YAVAŞ” ÇAĞRIMDIR.. “KAMUYA AĞIR ZARAR VERDİ, YAPILAN MEGA HİZMETİ; SİYASİ KİN İLE HARBEYE ÇEVİRDİ, ŞİMDİ DE ORTADAN KALDIRIYOR”

SON EKLENENLER

FaceBook

Haber Ara

Copyright ©2010 - Tüm hakları saklıdır.
PHP Haber Sitesi Türkiye Tasarım
Haber 2000- Tüm Hakları Saklıdır. İzinsiz Ve kaynak gösterilmeden Alıntı Yapılamaz. Yayınlanan Tüm Haber Ve Açıklamalar İlk Kaynaktan Ulaştırılan Açıklamalardır. Sitemiz Bu Açıklamalara Ekleme Veya Müdahelede Bulunmadan Yayınlar. Yorum,Makale, Sizden Gelenler Bölümündeki Yazılardan Yazanlar Sorumludur. Harici Bilgiler Ayrı Bir Sayfada Açılır. Haber 2000 Bu Linkler Ve İçeriklerinden Sorumlu Değildir.Her Türlü Haber Ve İletişim İçin millitaraf@hotmail.com Adresini kullanabilirsiniz. Sitemizden Daha İyi Yararlanabilmek için Gizlilik İlekeleri Ve Yayın Prensiplerimzi Okuyunuz. Ekonomik Veriler Bilgilendirme Amaclidir.Kullanimindan Dogacak Sorunlardan Sitemiz Sorumlu Degildir. En İyi İnt Exp 8+ 1024x768 Görüntülenir