http://www.haber2000.com
» MÜZİK DÜNYASINDA Kİ REZALETE AİLE BAKANLIĞI DA “MÜDAHİL” OLDU.. HAYRANI KIZ ARKADAŞINA CİNSEL SALDIRIDA BULUNUP, TECAVÜZ EDEN POPÇU KURTULUŞ’un TUTUKLANMASI AN MESELESİ

MÜZİK DÜNYASINDA Kİ REZALETE AİLE BAKANLIĞI DA “MÜDAHİL” OLDU.. HAYRANI KIZ ARKADAŞINA CİNSEL SALDIRIDA BULUNUP, TECAVÜZ EDEN POPÇU KURTULUŞ’un TUTUKLANMASI AN MESELESİ

Kurtuluş Kuş diye bir popçu var. Geçen haftalarda işlediği rezaleti yazmıştım. Bu popçu Kuş; hayranı ve aynı zamanda duygusal arkadaşlık yaşadığı B.B.'nin güvenini ve iyi niyetini istismar ederek, cinsel saldırı yapıp ve zorla tecavüzde bulunduğunu yazmıştım. Ve savcılık hazırladığı iddianamede; 'nitelikli yaralama' meydana getirecek şekilde yaraladığı, toplanan deliller ve alınan ifadeler ışığında, Kurtuluş Kuş'un “nitelikli cinsel saldırı” suçundan 12 yıldan az olmamak şartıyla hapisle cezalandırılmasını talep etmişti. Tabi ilk anlarda suçunu inkâr etti. Ama otel görevlilerinin ifadeleri ile verilen Adli Tıp raporu; cinsel saldırıyı ortaya koydu. Lakin bu popçu Kuş’un Avukatı Kartal’a göre soruşturmayı yapan Savcı, hukuk cahili olduğu için, takipsizlik kararı vermesi gerekirken, dava açılması için iddianame hazırlamış. Bu da yetmiyormuş gibi, Kuş’un Avukatı Kartal; mağdura ve ailesine savunma dilekçesinde hakaretler yağdırmış. Aile Bakanlığının da mağdura destek adına müdahil olduğu bu davada, daha sonraları neler mi yaşandı?
Paylas
MÜZİK DÜNYASINDA Kİ REZALETE AİLE BAKANLIĞI DA “MÜDAHİL” OLDU.. HAYRANI KIZ ARKADAŞINA CİNSEL SALDIRIDA BULUNUP, TECAVÜZ EDEN POPÇU KURTULUŞ’un TUTUKLANMASI AN MESELESİ
Güncel - 24 Kasım 2022, Perşembe 00:00:00
12 Punto 14 Punto 16 Punto 18 Punto

GÖKTÜRK TUNÇTÜRK yazdı

www.haber2000.com 

 

Değerli okuyucular…

 

Sizlere; Kasım ayının 5’inde müzik dünyasında yaşanan bir kepazelikten bahsetmiştim.

 

Birçok olumlu tepkiler aldığımız gibi, tabi birileri de bizi “Mahkemeye vermekle” alttan, alttan tehdit edip, yazdığımız yazımızı yayından kaldırmamızı istediler.

 

Biz de; ne tehditle, ne de bir şeyler  karşılığı yazdığımız yazı ve haber kalkmaz.. Aynen bildirdim..

 

Ne idi rezalet?

 

Sizlere kısaca hatırlatayım..

 

Kurtuluş Kuş diye bir popçu var..

 

Bu popçu Kuş; hayranı ve aynı zamanda duygusal arkadaşlık yaşadığı B.B.'nin güvenini ve iyi niyetini istismar ederek, cinsel saldırı yapıp ve zorla tecavüzde bulunmuştu.

 

Tabi mağdur ve ailesi olayı Savcılığa intikal ettirdi.

 

Ve Savcılık yaptığı soruşturma sonucunda hazırladığı iddianamede;  'nitelikli yaralama' meydana getirecek şekilde yaraladığı, toplanan deliller ve alınan ifadeler ışığında, Kurtuluş Kuş'un “nitelikli cinsel saldırı” suçundan 12 yıldan az olmamak şartıyla hapisle cezalandırılmasını talep etti.

 

Popçu Kuş ilk anlarda suçunu İnkâr etti.

 

Ama verilen Adli Tıp raporu; zorla yapılan cinsel saldırıyı net şekilde ortaya koydu.

 

Lakin bu popçu Kuş’un Avukatı Kartal’a göre soruşturmayı yapan Savcı, hukuk cahili olduğu için, takipsizlik kararı vermesi gerekirken, dava açılması için iddianame hazırlamış..

 

Müvekkili Kuş’u savunmak için verdiği dilekçesinde şöyle demiş;

 

Sayın soruşturma Savcılığının müşteki ve ailesinin gerçek niyetini ortaya koymuş olduklarından yapması gereken yeteneği, efendiliği, ve örnek insan duruşu ile ünü Türkiye'nin sınırlarını çoktan aşmış olan Kurtuluş Kuş'a dava açmak yerine doğrudan kovuşturmaya yer olmadığına dair karar vermesi gerektiği halde, dava açması, olmayana eğri metodu ya da hukuku dolanarak bakış açısını anlamak kamu vicdanını kanatmaktan başka bir şey değildir

 

Vay, vay…  Örnek insan duruşu ile ünü Türkiye'nin sınırlarını çoktan aşmış olan popçuya bakın..

 

Yahu Avukat Kadir Kartal bey… Tamam… Savunma mekanizmasısın ama ünlü birisi de olsa her hangi bir suç işlemez veya işlese bile bunlara dava açılması ayıp olur diye yasalarda bir kural mı var arkadaş?

 

Ve senin; “milyonlar izliyor, ünü Türkiye'nin sınırlarını çoktan aşmış diye uçurduğun bu popçu Kuş’u, 100 kişiden 3-5 kişi sadece adını duymakla tanıyor..

 

Ve Değerli okuyucular.. Bakın bu Avukat Kartal’ın, zorla tecavüz zanlısı popçu Kuşu kurtarmak için, mağdur B.B’ye ve ailesine hakaret ederek nasıl savunuyor;

 

Hayran olduğu sanatçılarla, sporcularla, ünlü kişilerle gerek psikolojik yapıları, gerekse bundan yakın çevresinde bir paye, ün ya da başka bir maddi- manevi beklenti, içerisinde aşk yaşamayı, cinsel ilişkiye girmeyi hedefleyen çok sayıda insan olduğu maalesef içinde bulunduğumuz ve giderek yozlaşan hayatın adeta yıkıcı bir gerçeğidir.

 

Üstelik bu sadece ülkemize mahsus bir durum da değildir. Burada da mağdur rolünü kılıf yapan B. B. ve ailesinin amacı maddi beklentidir

 

Yahu avukat bey… Sen bu popçu Kuş’u acayip uçuruyorsun.. San ki Türkiye’nin bir numaralı, süper star birisi..

 

Ayrıca aile senin Kuş’un aracılarına anlaşma tekliflerine rest çektiler ve işi yargıya havale ettiler.

 

Bizim muhabir arkadaşlar üniversite gençliğine; “Kurtuluş Kuş’u tanıyor mu sun?” diye sordular..

 

İnan avukat bey, 50 üniversite öğrencisinden 2-3’ü sadece adını duyduklarını ifade ettiler..

 

Sonra bir numaralı sanatçı olsa ne yazar? Bu ülke; ne ünlülerin, ne rezaletlerine tanık oldu.

 

Zaten aile senin hakkında Savcılığa suç duyurusu dilekçesi verdi.

 

Değerli okuyucular..

 

Adli Tıp raporu ortada…

 

Bu dava Aydın 3. Ağır Ceza Mahkemesinde görülüyor..

 

Geçen ilk duruşmada zanlı popçu “ayağım kırık” diye mazeret göstererek gelmedi.

 

Fakat 2 gün sonra Cizre’de konser vermiş..

 

Aldığım bilgilere göre; mağdur B.B’nin avukatı Burcu Ece Güler, bu uyanık popçu Kuş’un mahkemeyi nasıl yanılttığını bildiren ve tüm delillerin adi tıp raporuyla ortada olduğuna vurgu yaparak, popçu Kurtul Kuş’un da kaçma şüphesi taşıdığına işaret eden ve bu sebeplerden dolayı TUTUKLANMASI istemi ara dilekçesini Mahkemeye sunmuş..

 

Avukat hanım Tutuklama talebi dilekçesinde şunları vurgulamış;

 

Müvekkile karşı işlenen cinsel saldırı suçu kapsamında görülmekte olan davada sanık ayağının kırık olması sebebiyle 31.10.2022 tarihli duruşmaya gelemeyeceğini bildirerek ikametgâhı olan İstanbul’da SEGBİS kanalı ile dinlenmeyi talep etmiş ve sorgusu bu şekilde yapılmıştır.

 

Tarafımızca sanığın bu talebi, 27.10.2022 tarihli talimat tensip zaptının sistemden görülmesi üzerine fark edilmiş ancak ne talep dilekçesine ne de karar evrakına ulaşılamamıştır.

 

27 Ekim Perşembe ve 28 Ekim Cuma günü mahkeme kalemine ulaşılmaya çalışılmış; telefonla talebin dosyada mevcut olduğunu söylenmiş, yine sistemde dilekçe görülememiştir. Hal böyle olunca sanığın talebini içerir dilekçe tarafımızca incelenememiştir.

 

Ancak duruşmanın görüldüğü 31.10.2022 günü duruşmanın ardından kalemle görüşülerek dilekçenin bir örneği elden teslim alınabilmiştir.

 

Sanık SEGBİS sistemi ile duruşmaya katılma talebini ayağının kırık olmasına bağlamasına rağmen duruşmanın bir önceki gününe tekabül eden 30.10.2022 tarihinde Şırnak-Cizre’de konser vermiştir.

 

Konsere ilişkin sanığın sosyal medya üzerinden yaptığı paylaşımlar dilekçe ekinde mevcuttur. Konserlerden, galalardan geri kalmayarak kırık ayağına rağmen katılabiliyorken duruşmaya katılamayacağını beyan etmesi açıkça mahkemeyi ciddiye almadığını göstermektedir.

 

Cizre konserine ilişkin paylaşımları ile bu durumdan hiç çekinmemekte ve adeta aklımızla ve zekamızla dalga geçmektedir.

 

Üstelik sanık sadece bu konsere değil ayağı kırık olduğundan beri başka etkinliklere de katılmış, yine bunlar medyada ve sosyal medyada yer almıştır. Bu durumda aksini düşünmek mümkün değildir.

 

Duruşmanın olacağı pazartesi gecesinden bir gece öncesi yani Pazar gecesi konserde olan sanık tüm gece yolculuk yaparak üstelik direk uçuşun olmadığı otobüs  ve uçak aktarmalı bir yolculuk yaparak İstanbul’a gitmiştir.

 

Sanığın sağlık durumu konsere çıkacak kadar iyiyken ne talihsizliktir ki duruşmaya katılabilecek kadar da iyi olmadığını düşünmek, düşündürmek ciddiyetsizlik ve mahkemeyi saymamak dışında ne yazık ki başka bir anlama gelmemektedir.

 

Tutuklama nedenleri için katalog suçlar büyük önem taşımaktadır. Katalog suçların en önemli özelliği, bu suçlardan herhangi birisinin işlenmiş olması halinde şüpheli ya da sanık hakkında tutuklama nedenlerinin var olarak kabul edilmesidir.

 

Dolayısıyla yargılama konusu suç katalog suçlardandır ve tutuklama kararı verilebilmesi için delil karartma şüphesi de tek başına aranmamaktadır. Zaten bu suç tiplerinde karine olarak delillerin yok edilmesi veya değiştirilmesi ya da tanık veya mağdurlara baskı yapılması ihtimalinin var olduğu kabul edilir.  

 

CMK m.100/3 açıktır ve somut delillere dayanan kuvvetli şüphe sebeplerinin varlığı halinde, tutuklama nedeni var sayılabileceği düzenlenmiştir.

 

Dosyamızda adli tıp raporu mevcuttur ve sanık yaşanan cinsel ilişkiyi inkâr etmemektedir. Hatta sanık kovuşturma aşamasındaki ifadesinde çarşaftaki kan lekesini önce serumdan sandığını, sonra faklı olduğunu anladığını ifade ederek aslında raporun içreğini kendi anlatımıyla doğrulamaktadır.

 

Zira raporda da hymen’de yeni yırtık olduğu belirtilmektedir. Bu kapsamda tutuklama kararı verilmesi gerekmektedir.

 

100/3 maddede sayılan katalog suçlar bakımından tutuklama nedeni var sayılır. Düzenlemedeki belirtilen suç tiplerinden cinsel saldırı suçu kapsamında yürütülen dosyamızda tutuklama kararı verilmelidir.  

 

Katalog suçlar arasında olan ve sanık tarafından eylemin inkâr edilmemesine rağmen CMK m.100/2 kapsamında tutuklama kararı verilmesi gerekliliğine karşı da bir açıklama yapılacak olursa; Dosyada dinlenmeyen tanıklar mevcuttur ve isim ve adresleri dosya içerisinden ulaşılabilir durumdadır. Hâlihazırda delil karartma ihtimali kuvvetle muhtemeldir.

 

Duruşma günü dinlenen tanık ifadelerindeki çelişkiler ve sanık ile tanıkların yakınlık dereceleri, ilişkileri göz önünde tutulduğunda ve yine otel çalışanlarınca organize bir şekilde olayın üzerini kapatma çabaları ile sanığın bu duruma ilişkin yargılamanın adil bir şekilde yürütülmesinin önüne geçici hareketlerde bulunabilmesinin kuvvetle muhtemel olduğu tartışmasızdır.

 

Ayrıca sanığın işi ve ekonomik durumu yurtdışına kaçmak için oldukça müsaittir. Tutuklama kararının önemli olan iki amaç olan delillerin korunması ve sanığın kaçmasını önlemek olduğu değerlendirildiğinde amaç gereği sanığın kaçma ihtimalinin önüne geçilmesi gerekmektedir.

 

Aksi halde sanığın yurtdışına kaçması halinde yargılama sonuçsuz kalacaktır. Bunun önüne geçmek için adli kontrol kararı verilmesi gerekmektedir

 

Evet,  avukat hanımın dediği doğru.

 

Zanlı Kuş’un iş durumu yurtdışına kaçmak için oldukça müsait..

 

Aile bakanlığının avukat göndererek müdahil olduğu bu davanın bizde takipçisiyiz..


Bu Haber 103490 Defa Okunmuştur

OKUYUCU YORUMLARI

UYARI:Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. Ayrıca suç teşkil edecek hakaret içerikli yorumlar hakkında muhatapları tarafından dava açılabilmektedir.(Yorum Yapanın Taahütü)Yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım.
Ad Soyad
E-Posta
Yorum

Haber Arşivi

ÇOK OKUNANLAR

Hava Durumu



İçerik Yükleniyor...
Ankara’ya 5 yıldır tek bir kalıcı eser yapamayan, “Çapsız” Mansur Yavaş; dünyanın en büyük tema parkı olan ANKAPARK’ı, siyasi kin ve ağır kıskançlık psikolojisi ile açıkça harabeye çevirtti. Parkta yapılan 83 hırsızlıklara göz yumduğu gibi şimdi de yerel seçimler arifesinde; parkta ki dinozor ve diğer oyuncakları kaldırıp, atacağını ve bu alanı yeşil alan yapacağını duyuruyor, güya Ankaralıların da görüşlerini aldığı anketi aktarıyor.. İşine geldiği zaman da; yıllardan beri “bu park 14- 16 milyar liraya yapıldı, parayı oyuncaklara gömdüler” gibi ciyaklayıp, siyasi itibar suikastları yaptı, yaptırdı.. Parkı harabeye çevirmesinin tek gerekçesi ise; Ağır siyasi kin.. Melih Gökçek yaptırdı diye.. Şimdi, halkı ücretsiz, otobüslerle parka getiriyor. Niye; Parkın kırılan oyuncakları, harabe görüntüsünü görmeleri için.. Zeka özürlüler, Ankaralı sormayacak mı, “Bu parkı kim bu hale getirdi?” diye Sayın İçişleri Bakanı, Sayın Ankara Valisi.. Bu parkı Melih Gökçek Belediyeye süper görüntülerle teslim etti mi? Etti? Park kimin denetimde idi? Ankara Büyükşehir Belediyesinin.. Başkanlar kimdi? Mustafa Tuna ve Mansur Yavaş.. Peki, 5 yılda bu büyük devasa parkı kim bu hale getirdi? Kim harabe olmasına göz yumdu? Mansur Yavaş.. Şimdi bu parkı tamamen kaldırıyor.. Bu park 14 milyara yapılmış ise, sen kimsin ki devletin bu parasını keyfine, kinine göre çöpe atıyorsun? Evet, Sayın İçişleri Bakanı ve Ankara Valisi. Lütfen, derhal parka görevlileri gönderip, zarar- ziyan tespitleri yapılmasını ve parkın şuan ki halinin tespitini ve gerekli soruşturma işlemlerinin yapılmasını Ankaralılar adına sizlerden rica ediyorum...
SAYIN, İÇİŞLERİ BAKANLIĞINA ve ANKARA VALİSİNE “MANSUR YAVAŞ” ÇAĞRIMDIR.. “KAMUYA AĞIR ZARAR VERDİ, YAPILAN MEGA HİZMETİ; SİYASİ KİN İLE HARBEYE ÇEVİRDİ, ŞİMDİ DE ORTADAN KALDIRIYOR”

SON EKLENENLER

FaceBook

Haber Ara

Copyright ©2010 - Tüm hakları saklıdır.
PHP Haber Sitesi Türkiye Tasarım
Haber 2000- Tüm Hakları Saklıdır. İzinsiz Ve kaynak gösterilmeden Alıntı Yapılamaz. Yayınlanan Tüm Haber Ve Açıklamalar İlk Kaynaktan Ulaştırılan Açıklamalardır. Sitemiz Bu Açıklamalara Ekleme Veya Müdahelede Bulunmadan Yayınlar. Yorum,Makale, Sizden Gelenler Bölümündeki Yazılardan Yazanlar Sorumludur. Harici Bilgiler Ayrı Bir Sayfada Açılır. Haber 2000 Bu Linkler Ve İçeriklerinden Sorumlu Değildir.Her Türlü Haber Ve İletişim İçin millitaraf@hotmail.com Adresini kullanabilirsiniz. Sitemizden Daha İyi Yararlanabilmek için Gizlilik İlekeleri Ve Yayın Prensiplerimzi Okuyunuz. Ekonomik Veriler Bilgilendirme Amaclidir.Kullanimindan Dogacak Sorunlardan Sitemiz Sorumlu Degildir. En İyi İnt Exp 8+ 1024x768 Görüntülenir