http://www.haber2000.com
https://www.facebook.com/osmantopal.tr
» ZEYBEK yazdı : TARİHLE, DERİN YÜZLEŞME ve HANGİ OSMANLI?

ZEYBEK yazdı : TARİHLE, DERİN YÜZLEŞME ve HANGİ OSMANLI?

Gelin biz de derin bir yüzleşme yapalım. Osmanlı, Osmanlı, diye sayıklayanlara soralım. “Hangi Osmanlı?”
Paylas
ZEYBEK yazdı : TARİHLE, DERİN YÜZLEŞME ve HANGİ OSMANLI?
Siyaset - 20 Aralık 2015, Pazar 22:19:14
12 Punto 14 Punto 16 Punto 18 Punto

NAMIK KEMAL ZEYBEK yazdı

 

www.haber2000.com

 

 

Birileri “Tarihle Yüzleşmek” kavramını çok kullanıyorlar. Amaçları da pek hayırlı değil… Daha çok, Atatürk’ü ve Cumhuriyeti karalamak için ortaya atılıp duran bir kavram haline dönüştürdüler. Dersim dediler, İstiklal Mahkemeleri dediler, Sonsuza Uçan Kelebekler dediler. Dediler de dediler… Desinler… Konuları kurcalayan herkes aynı zamanda kendi zamirini ortaya koyar.

 

Gelin biz de derin bir yüzleşme yapalım. Osmanlı, Osmanlı, diye sayıklayanlara soralım. “Hangi Osmanlı?” Bir Beylikten bir Cihan Devleti çıkaran Osmanlı mı? Yoksa O Cihan Devletini Selçuklunun mirasını da yok olma tehlikesine sokan Osmanlı mı? Hangisi?

 

Osmanlıyı Osmanlı olmaktan çıkarıp Batının yalakası haline getirenlerden biri olan Mahmut oğlu Abdülmecit’ten övgü ile söz edenler, onunla ilgili toplantılar düzenleyenler iktidar da olduğuna göre, sözünü ettikleri Osmanlı, yükselten değil çökerten Osmanlı… İktidarın şakşakçıları da aynı iz üstündeler.

 

 Nedir yükselten? Nedir çökerten?

 

Osmanlı, Ahmet Yesevi-Hacı Bektaş Veli çizgisinin hayat veren ikliminde toprakta tuttu, yeşerdi ve üç kıtayı kaplayan bir çınar haline geldi. Bu işi hala anlamayanlara Yeniçeri Sancağındaki yazıları gelin bir okuyun ve üzerinde düşünün diyorum. 

 

Devletin Yeniçerileri, Kapıkulu askerleri ve Sipahiler Bektaşi’dir. Yesevilik Türkiye Coğrafyasında artık Bektaşilik haline dönüşmüştür. Gelin Sancaktaki yazıyı birlikte okuyalım:

 

Hacı Bektaş Veli’nin Bindiği Cansız Duvar…

Mazharı Nur-i Alidendir, ona ol yadigar…

Nare-i düldül ederdi Arş-ı Alada karar.

Şat hazare bin kafiri bir narada etti şikar.

 Dedi, Arslan’ım Ali’dir, kudretine girdikar…

Lafeta illa Ali, Laseyfe illa Zülfikar…

Koydular başın ol Şah’ın Kerbela meydanına…

Bastılar parmakların Şah Hüseyin kanına…

Urdular miskin pelitle kıymadan gerdanına…

Bu hakaretler yaraşmazdı O Şah’ın şanına…

Düşmeden kanı yere, Ol demde çağırdı gübar…

Lafeta illa Ali, Laseyfe illa Zülfikar…

 

Ahmet Yesevi-Hacı Bektaş Veli çizgisi, Allah’a aşk ile yönelmek, insana hizmeti temel kabul etmek, dinde samimiyet, kadının hayattan dışlanmaması, başka inançlara müsamaha, din yoluyla insanların sömürülmemesi ve BİLİMİN DİNİN VE HAYATIN YOL GÖSTERİCİSİ sayılmasıdır.

 

Sultan Yavuz Selim’den başlayarak bu çizgiden uzaklaşma ve aklı öteleyen, kabukçu bir din anlayışı, Mısırdan getirilen alimler yoluyla bir virüs gibi Osmanlıya sokulmuştur. Bilimi kendisine hayat rehberi yapan Fatih Sultan Mehmed’in torunları, Vehhabiliğin Türkiye uzantısı sayılabilecek Birgivilik ve sonunda Kadızadelilik felaketine teslim olmuşlardır. Kadızadelilerin birçok fikri vardır da en tehlikelisi müspet bilimlere karşı yürüttükleri savaştır.

 

Osmanlı adım adım bilimden uzaklaştı; taassuba saplandı. Batı Orta Çağlar boyunca içine gömüldüğü karanlıktan kurtulup bilimin aydınlığına ulaşırken, Osmanlı onların attığı karanlıkçı, engizisyoncu, baskıcı dinciliği sırtına aldı. Ve altında kaldı. Bilimden uzaklaşan Osmanlı donup kalırken batı aydınlanma çağını yaşadı. Bilim ve Teknoloji atılımı yaptı. Sanayi devrimini gerçekleştirdi. Ve olanlar oldu. Osmanlı tasfiye sürecine sokuldu. 

 

“Zalimlerin ne haddine bizde günah” Böyle diyor Ahmet Yesevi. Elbette günah bizde. Biz dinimizin aydınlık ikliminden uzaklaşıp; en karanlık yorumları ve kabukçuluğu din haline getirdik. Böyle bir dinin şekillendirdiği zihni birikimden nasıl çağdaşlık ve gelişme beklenir. Olsa olsa batılıların ürettiği malları en kolay elde edip tüketmek büyüme ve kalkınma zannedilir.

 

Yani ithalata dayalı ekonomi modeliyle sahte ve şişirme büyüme efsanesi. Gün gelir bir FED kararı üzerine bir de GEZİ eklenir ve balon patlar. PERDE… Sonra yeni bir tiyatro…  Globalizmin Türkiye kuyruğunun resmi tarihçileri ve yüzleşmecileri… Evet gelin bu derinlikleri konuşalım.


Bu Haber 1227791 Defa Okunmuştur

OKUYUCU YORUMLARI

UYARI:Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. Ayrıca suç teşkil edecek hakaret içerikli yorumlar hakkında muhatapları tarafından dava açılabilmektedir.(Yorum Yapanın Taahütü)Yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım.
Ad Soyad
E-Posta
Yorum

Haber Arşivi

ÇOK OKUNANLAR

Hava Durumu



İçerik Yükleniyor...
Ankara’ya 5 yıldır tek bir kalıcı eser yapamayan, “Çapsız” Mansur Yavaş; dünyanın en büyük tema parkı olan ANKAPARK’ı, siyasi kin ve ağır kıskançlık psikolojisi ile açıkça harabeye çevirtti. Parkta yapılan 83 hırsızlıklara göz yumduğu gibi şimdi de yerel seçimler arifesinde; parkta ki dinozor ve diğer oyuncakları kaldırıp, atacağını ve bu alanı yeşil alan yapacağını duyuruyor, güya Ankaralıların da görüşlerini aldığı anketi aktarıyor.. İşine geldiği zaman da; yıllardan beri “bu park 14- 16 milyar liraya yapıldı, parayı oyuncaklara gömdüler” gibi ciyaklayıp, siyasi itibar suikastları yaptı, yaptırdı.. Parkı harabeye çevirmesinin tek gerekçesi ise; Ağır siyasi kin.. Melih Gökçek yaptırdı diye.. Şimdi, halkı ücretsiz, otobüslerle parka getiriyor. Niye; Parkın kırılan oyuncakları, harabe görüntüsünü görmeleri için.. Zeka özürlüler, Ankaralı sormayacak mı, “Bu parkı kim bu hale getirdi?” diye Sayın İçişleri Bakanı, Sayın Ankara Valisi.. Bu parkı Melih Gökçek Belediyeye süper görüntülerle teslim etti mi? Etti? Park kimin denetimde idi? Ankara Büyükşehir Belediyesinin.. Başkanlar kimdi? Mustafa Tuna ve Mansur Yavaş.. Peki, 5 yılda bu büyük devasa parkı kim bu hale getirdi? Kim harabe olmasına göz yumdu? Mansur Yavaş.. Şimdi bu parkı tamamen kaldırıyor.. Bu park 14 milyara yapılmış ise, sen kimsin ki devletin bu parasını keyfine, kinine göre çöpe atıyorsun? Evet, Sayın İçişleri Bakanı ve Ankara Valisi. Lütfen, derhal parka görevlileri gönderip, zarar- ziyan tespitleri yapılmasını ve parkın şuan ki halinin tespitini ve gerekli soruşturma işlemlerinin yapılmasını Ankaralılar adına sizlerden rica ediyorum...
SAYIN, İÇİŞLERİ BAKANLIĞINA ve ANKARA VALİSİNE “MANSUR YAVAŞ” ÇAĞRIMDIR.. “KAMUYA AĞIR ZARAR VERDİ, YAPILAN MEGA HİZMETİ; SİYASİ KİN İLE HARBEYE ÇEVİRDİ, ŞİMDİ DE ORTADAN KALDIRIYOR”

SON EKLENENLER

FaceBook

Haber Ara

Copyright ©2010 - Tüm hakları saklıdır.
PHP Haber Sitesi Türkiye Tasarım
Haber 2000- Tüm Hakları Saklıdır. İzinsiz Ve kaynak gösterilmeden Alıntı Yapılamaz. Yayınlanan Tüm Haber Ve Açıklamalar İlk Kaynaktan Ulaştırılan Açıklamalardır. Sitemiz Bu Açıklamalara Ekleme Veya Müdahelede Bulunmadan Yayınlar. Yorum,Makale, Sizden Gelenler Bölümündeki Yazılardan Yazanlar Sorumludur. Harici Bilgiler Ayrı Bir Sayfada Açılır. Haber 2000 Bu Linkler Ve İçeriklerinden Sorumlu Değildir.Her Türlü Haber Ve İletişim İçin millitaraf@hotmail.com Adresini kullanabilirsiniz. Sitemizden Daha İyi Yararlanabilmek için Gizlilik İlekeleri Ve Yayın Prensiplerimzi Okuyunuz. Ekonomik Veriler Bilgilendirme Amaclidir.Kullanimindan Dogacak Sorunlardan Sitemiz Sorumlu Degildir. En İyi İnt Exp 8+ 1024x768 Görüntülenir